Türkiye’de Bisiklet Yarışları

Türkiye’de Bisiklet Yarışları

Türkiye’de Bisiklet Yarışları

Türkiye’de Bisiklet Yarışları
Türkiye’de Bisiklet Yarışları

Bisiklet sporu ülkemizde çok fazla takipçisi olan bir spor dalı değil. En azından futbol ve basketbolun başı çektiği bir ülkede izlenme ve takipçi oranı oldukça aşağılarda olan bir spor dalı. Ama elbette bu kimse bisiklet sporu ile ilgilenmiyor demek değil. Uluslararası müsabakalarda yarışan pek çok milli bisikletçimiz mevcut ancak dereceye girme konusundan başarılı bir ülke değiliz.

Bisiklet Yarışlarını Kim Düzenler?

Ülkemizde bisiklet federasyonunun kurulması 1923 yılına kadar uzanmakta. Türkiye Futbol Federasyonu ile aynı zamanda kurulmuş olmasına rağmen bisiklet sporu futbol kadar popüler olan bir spor dalı olamadı. Türkiye’de bisiklet yarışları çok farklı kategorilerde yapılmakta. Bu kategorilerin her biri ayrı beceriler isteyen kategoriler. Bu bağlamda dağ bisikleti ile uğraşan bir bisikletçinin asfalt pistlerde yarışması kolay kolay mümkün olan bir durum değil. Bununla birlikte yarışılan branşların pist, yol bisikleti ve dağ bisikleti olduğunu söylemek gerekiyor.

Bisiklet Organizasyonları

Ülkemizde sürekli olarak bisiklet organizasyonları düzenlenmekte. Ancak bu spor gerek yazılı ve görsel medya da gerekse sosyal medya üzerinde çok fazla yer alan bir spor değil. Bunun sebebi elbette bu sporlar ilgilenen kişilerin sayıca oldukça az olmaları. Ülkemizin pek çok yerinde belirli tarihlerde bisiklet yarışları düzenlenmekte. Bu yarış arasında geçtiğimiz günlerde Urfa Sokakları Dağ Bisikleti yarışı, Mardin MTB Cup yarışı, Bets10 sponsorluğunda ilan edilen http://www.veniracuento.com/ canlı bahis sitesinde detayları olan Bets10 bisiklet yarışları, Ordu 2. Etap Puanlı yol yarışları ve Diyarbakır Mezopotamya yarışı düzenlendi. Görüldüğü gibi özellikler doğu illerimizde düzenlenen bu yarışların buradaki halkın da ilgisini çektiği bilinmekte.

Ülkemizde uluslararası da pek çok bisiklet organizasyonu düzenlenmekte. Haziran ayı içerisinde Mosso Tour Of Mevlâna adı altında Konya’da bir organizasyon düzenlendi. Aynı şekilde Mayıs ayı içerisinde Şanlıurfa ve Mardin’de Tour of Mesopotami adı altında uluslararası bir müsabaka daha düzenlendi. Ancak ne yazık ki bu müsabakalardan haberdar olan insan sayısı oldukça az. Bu konuyla ilgili olarak bisiklet federasyonunun ciddi bir çalışma başlatması şart gibi görünmekte. Bisiklet sporunun sadece meraklısına değil bir şekilde herkese ulaşması gerekiyor.

İlk Bisiklet Yarışları Ne Zaman Yapıldı?

Ülkemizde ilk uluslararası bisiklet yarışları 1927 yılına kadar uzanmakta. Daha öncesinde ise bisiklet sporunun ülkemizde faaliyet göstermesi ile ilgili meydana gelen pürüzlerden dolayı uluslararası yarışların yapılması mümkün olmamış.  İlerleyen zamanlarda tüm dünyada spor salonları yapılmaya başlandığında insanların akıllarına bu salonlarda bisiklet yarışlarının da yapılabilmesi için çeşitli eklemeler yapmak gelmiş. Özellikle Amerika’da bulunan büyük basket salonlarının çevresine 35 derecelik eğimli parkurlar yapılarak burada bisiklet yarışlarının da yapılması sağlanmış. Bisiklet yarışı olmadığı zamanlarda sökülen bu parkurlar bu sporun yapılması için ekstra bir yere ihtiyaç olmadığını da göstermiş.

Ülkemizde ise spor salonlarının yapımı 1980’li yılların ortalarına kadar başlamadığı için çok farklı ve değişik bir yol izlenmiş. Ülkemizde revaçta olan futbol stadyumlarına velodrom yapma fikri 1940’lı yılların ortalarında kabul gören bir fikir olmuş. Ancak velodromu her stadyuma yapmak ise mantıklı olmayacağı için belirlenen bir stada bu velodromun yapılması için çalışmalara başlanmış. 1949 yılında Konya’da bulunan Konya Atatürk Stadına atletizm pisti yerine bir velodrom yapılarak bu konuda önemli bir adım atıldı. Bir süre kullanılan velodrom zamanla bakımsız kaldığı için ve betondan yapıldığı için üzerinde kırılmalar ve çatlamalar oluştu. Doğal olarak böyle kırık ve çatlakların bulunduğu bir parkurda bisiklet yarışları düzenlemek mümkün olmadı.

Lance Armstrong Kimdir? Kanseri Yenen Adam

Lance Armstrong Kimdir ve Neden Bu Kadar Ünlüdür

Lance Armstrong Kimdir?

1971 yılında ABD’nin Texas eyaletinde Plano’da doğdu. İlk gençlik yıllarında bisiklet sporuna başladı. Öyle ki 16 yaşında en zor olan parkurlardan biri olan Tour De France şampiyonluğunu kazandı. 1999-2005 yılları arasında tam 7 kez şampiyonalığı kimseye kaptırmadı. Onu diğer bisiklet efsanelerinden ayıran en önemli özellik üst üste kazandığı bu başarılardır. Öyleki tüm zamanlar içinde adlarından söz ettiren Hinault, Merckx, Indurain’in başarılarını gölgede bıraktı. Bisiklet kullanırken kullandığı stil ve farklılık ona başarıyı getirmişti. Bisikleti ayakta kullanıyor ve tüm gücünü kollarına veriyordu. Bisikleti sağa sola yatırarak kullanıyordu. Ve bisikleti ne yöne yatırıyorsa vücudunun ağırlık merkezi o tarafa kayıyordu. Bacak ve kollardaki yükü dengeleyerek bisiklet sürüş tekniği sayesinde engebeli ve eğimi fazla olan dağları bile kolayca çıkıyordu. 1996 yılında, yani 25 yaşında yaşadığı hastalık hayatının en zor dönüm noktalarından biri olacak ve ileride yazacağı kitaplar için de fikir kaynağı olacaktı.

Lance Armstrong Kimdir ve Neden Bu Kadar Ünlüdür
Lance Armstrong Kimdir ve Neden Bu Kadar Ünlüdür

Kanseri Yenen Adam Lance Artmstrong

Testis kanseri olmuştu ve kanser akciğerlerine sıçramıştı. Yaklaşık 1,5 yıl kemoterapi gördü. Kansere karşı yenilmeyi değil savaşmayı tercih etti. Hastalığı başarıyla atlattı. Hastalıktan sonra kendisine sponsor olan bir firma sayesinde spor yaşamına geri döndü. Ard arda 7 kez gelen Fransa Bisiklet Turu Şampiyonalığı onu üne kavuşturdu.

Doping İddaaları

2010 yılında hakkında ilk kez doping kullandığı iddiaları gündeme geldi. Bu durum yargıya intikal etti. Doping için defalarca laboratuvarda kontrol edildi. Ancak her seferinde temiz çıktı. Ve delil yetersizliğinden mahkeme dosyası kapandı. 2013 yılında ünlü talkshow sunucusu Oprah Winfrey’in programında doping kullandığını itiraf etti. Ancak doping kullanmasıyla ilgili her zaman şunu söylemiştir; dopingi her şeyin normal yürüdüğü bir dönemde kullanmadığını belirtmiştir. Doping kullandığı dönemde, herkesin müsabakalarda doping kullandığını söylemiştir. Doping kullandığının ortaya çıkmasının ardından kendisine sponsor olan firma Amerikan Posta Servisi Lance’den tazminat talep etti. Lance Armstrong bu dava sonucunda eski sponsoruna 5 milyon dolar ödemeyi kabul etti. Doping davaları için toplamda 111 milyon dolar tazminat ödemiştir. Armstrong hakkında bisiklet dünyasında sporcuların üzerinde baskı mekanizması kurduğu iddia edildi. Maddi ve psikolojik açıdan çok yıprandığı bu zorlu dönemden Uber’e yaptığı yatırım sayesinde çıkabildiğini belirtmiştir. Zorlu dönemleri geçirmesi ve hastalıkları başarıyla atlatması onu kitap yazımına yönlendirdi. Yaşama Çevrilen Pedal ve Bisikletin Değil İnancın Öyküsü adında iki kitabı bulunmaktadır. Ayrıca kanseri atlattıktan sonra Kanser Araştırma Vakfı’nı ve http://www.nec-casio-mobile.com/ sitesini kurdu ve halen buranın yönetimini yapmaktadır. Bu yıl Mayıs ayında tekrar görülecek davayı kazanırsa, itibarı geri iade olacak. Başarılar hayatta hiçbir zaman pes etmeyenlerindir deyişi ile hastalığa ve parkurlara karşı verdiği zaferi kitaplarında anlatmıştır. Ancak yine spor sayesinde elde edilen büyük başarı ve paranın sonu hazin bitti. Onun hayatından çıkarılacak en önemli ders, hak ederek başarı kazanılmalıdır, haksızlıklar yapılarak birşeyler elde edilirse gün gelir gerçekler ortaya elbet çıkar.